16 Ocak 2011 Pazar

MİKROFONDAKİ KISIK SES: RTE

Ben bugünün o gün olduğunu unutup güzel bir plan yapmıştım bugün için dünden. Gece gökyüzünden belliydi; hava güzel olacaktı bugün. Günlük güneşlik bir güne uyandım. Planıma göre Rus Dili notlarımı alıp deniz kenarı cafelerinden birinde denize karşı ders çalışacaktım.
Son derse kadar durumumu gayet beğenirken Rus öğretmenim tarafından elimize tutuşturulan o kafa karıştırıcı filler sonrası kırılan cesaretimin acilen yapıştırılması gerekiyordu. Bunun için de çalışmalıydım. (Rus Dili ile ilgili bilgisi olanlara açıklama; hani şu yürüyerek gidip-gelme ile herhangi bir araçla gidip-gelme ve sürekli yapılan iş için gitmek) kafam feci biçimde karıştı :(
Sırtımda defter kitap ve fotoğraf makinemin olduğu sırt çantam babamla güneşi arkamıza alıp bir cafeye ulaşmaktı amacımız.
O da ne?
Onun sesi! Allah'ım kısılmış ama hala çıkıyor o ses! Ben o cumartesinin bu cumartesi olduğunu nasıl oldu da unuttum! O sesi duyduğumda içimde büyük bir üzüntü duydum. Gerçekten bak üzüldüm. Onu burada görmeyi hiçbir zaman için ümit etmezdim. (İngilizce'den Türkçe'ye kötü çeviri cümlelere benzedi :D) Sesi bütün Fethiye'de çınladığından ders çalışmak için ne bir istek, ne uygun bir mekan bulabilirdim o andan itibaren. Ciddi ciddi sinirlerim bozuldu, hiç sevmiyorum ben bu adamı.
Kalabalık mı, değil mi, durum değerlendirmesi yapalım diye olay yerine intikal ettik babamla. Üzerimi aratmamak için alana girmek istemedim, babam ise hiç tenezzül etmedi :D Zaten giderken de 'ne işimiz var bizim orada?' deyip duruyordu.
1-Kordon buraların insanı olmadıkları çevreye inceleyici bakışlarından belli insanlarla doluydu.
2-Çoğunluğu 09, 20, 34 plakalı lüks araç kalabalığı oldukça dikkat çekiciydi.
3-Yanlarından geçerken yaşlıca bir beyefendinin, diyaloglarından henüz tanıştıkları belli olan yanındaki kişiye 'ben daha önce hiç Burdur'dan çıkmamıştım' dediğini duydum.


4-Cafeler sezon bittikten sonra ilk kez bu kadar insan gördü; masaların hepsinde olmasa bile bira dolu bardaklar.


5-Polis abilerim teknelerde asayiş berkemal mi diye bakıyorlardı.


6-Diğerleri ise, bir gün sarışın olmasını hayal ettiğim karabatağa bakıyorlardı.


7-Gezi tekneleri açığa çekilmişlerdi, civarda Sahil Güvenlik zodyakları dolaşıyordu.




8-Çimenlere oturup kalabalık izlenimi veren büyükçe ve ayrılıkçı bir gurup da gözümüzden kaçmış değil.


Ne söyledi RTE?
Bizim için Bodrum da ,Marmaris de, Fethiye de bir. Muğla denince akla Fethiye, Fethiye denince Muğla gelir. İl olmanın sorumluluğu ağırdır dedi. Yani Fethiye il olmayacak.
Önceden bir milyon lirayla tuvalete gidiliyordu şimdi bir milyon lirayla milyoner olunuyor dedi (Vallahi de billahi de böyle söyledi)
Ve daha bir çok şey ama en net duyabildiklerim bunlardı.
Babamın tansiyonu yükselme sinyalleri verince söylene söylene geri dönülür..
Ne acayip değil mi;
Ülkede alkollü içecek satın alma yaşını 24e çıkarması kuvvetle muhtemel olan (söylenti bile olsa) bir hükümet 18 yaşındaki çocuklara silah satılabileceğini buyuruyor.
Biz kendimizi alkolden koruruz; siz bizi alkolün zararlarından koruyacağınıza silahtan koruyun.

Bu yazıyı kaplumbağa hızındaki internet bağlantısı nedeniyle saat 03.00 civarlarında bitirdim :(
Hepimize geçmiş olsun..
Sevincime ortak olan bütün arkadaşlarım; hepinizi çok seviyor ve öpüyorum. Hayatımda yer edinmiş olmanızdan dolayı çok mutluyum.
Her birinize ve henüz bloğu yok ama yakında aramıza katılması beklenen Serpil hanım;
iyi pazarlar diliyorum

3 yorum:

  1. Geçmiş olsun, geldiği gibi gitmiştir inşallah. Şu sıfır meselelerinide kendine mal etti ya helal olsun. Ya biz ahmakmıyız sıfırları atma fikri 2000 yılından önce ve başka bir hükümetin tasarısıydı, sıfırları atarken yanlışlıkla bizlerin sıfırlarının en baş sayılarınıda attı ondan haberi yok, devamlı söylediği metrolarda onun zamanında imzalanmadı ki! Kır düğününde içki yasak silah serbest, içki ahlak bozar aman bozulmasın silah öldürür olsun! eksilen her vatandaş kişi başına düşen milli geliri arttırır.
    Ay! Gülen çenemi açtırdın, zaten içim çok dolu.
    Muğla denince Fethiye akla geliyor ya şimdi Bodrumlulara Marmarislere ne diyecek ki.
    Her neyse o zamana kadar onlar unuturlar nasıl olsa, herşeyi çabucak unuttuğumuz gibi
    Sevgiler yavrusu...

    YanıtlaSil
  2. ne yalan söyleyeyim, televizyonda fethiyede olduğunu görünce üzüldüm.
    demekki dedim, sahilleri fetetme derdinde ya kolacan etmeye gitmiş..
    geçmiş olsun...

    YanıtlaSil
  3. Ya aklıma geldi de, kimse diyemedimi orada "kumda yaşayanlar"dan oy toplamaya mı geldin? avucunu yalarsın!!!

    YanıtlaSil

Fikrin varsa bilmek isterim..

Aa BUNLAR DA VARMIŞ :)

Related Posts with Thumbnails