2010'un ilk dakikalarına çok özlediğim, tarafından çok özlendiğimi umduğum Hakan'cığımla konuşarak dahil olduk. Deniz gören, deniz kokan oda camından gemilerden atılan işaret fişeklerini anlattı bana. Körfez gemilerinden hareket yok :( Yarın gemileri şikayete gideceğim.
Ey Körfez'in yük almak için sıra bekleyen emektar gemileri hepiniz bir olup hiç değilse bir fişek atsaydınız da gözümüz gönlümüz açılsaydı,fena mı olurdu hani? Çok uzaklarda bir yerde havada parlayıp sönen ışık oyunlarını fark ettiğimde 'siz işaret fişeğiyle oyalanın; ben UFO gördüm' dedim Hakan'a. Daha dikkatli bakınca o ışıkların Kocaeli merkezde atılan havai fişek gösterisine ait görüntüler olduğunu anladım. Bunu da saf gibi Hakan'a söylemiş bulundum. Onun konuşlandığı koordinattan üç ayrı havai fişek gösterisi aynı anda izlenebiliyormuş meğer. Rezil oldum!
Dünkü fotoğraf macerası sırasında aldığım ama almadığımı sandığım güneş soğuğu akşamdan İstanbul boğazının en yakın iki kıyısı kadar yaklaştırdı boğazımı birbirine.. Yutkunmak, konuşmak eziyet haline gelince uyumaya yardımcı bir hap yuvarlayıverdim. Sonra da mel mel bakınırken uyuyarak geçirdim bütün günü. Sedef'in de baş ağrısı tuttu mu :( Ses etmeden o bir kanepede, ben diğerinde arada inildeyerek yattık :) O kadar halsizdik ki bir ara ufak alış veriş için 'kim gitsin' çekilişi yapmak zounda kaldık. Her çıkan sonuca çekilişi kazanan (!) mağdur kişi itiraz edince üçümüz birden çıktık :))) Döndüğümüzde sağ el serçe parmağımı asansör kapısıyla lojmanın girişindeki ağır metal kapısı arasına sıkıştırdım. Yani bir kapı ve onun gövdesi değil; iki ayrı kapı arasında kaldı parmağım. Kapıyı biraz daha sert çekseydim parmağım orada kalabilirdi :/ Sedef sakarlığıma ilişkin 'Gülen parmağın bu biçimde kopsaydı biz bunu kimseye açıklayamazdık :)))' dedi. E haklı, ağlarken gülmeye başladım :) Biraz kan kaybederek geçiştirdim olayı.
Hiçbir özelliği olmadığını kabul etsem de yine de bekliyor insan; 23.30da uyumaya giden bir grup ev insanın yoksunluğunda girdim 2010a. Yeni yıla nasıl girersen hep öyle olurmuş hesabına dayandırırsam durumu, koca bir yılı yalnız mı geçireceğim ben şimdi yani?? Kesinlikle kabul etmiyorum.
Dün öyle bir şey oldu ki dün yazmak istemedim; arada kaynasın istemedim.
Aşıdan sonra gittiğimiz alış veriş merkezinde Erdim bütün derdi, tasası oyuncak reyonunda
oyuncakları incelerken biz de Ferimex isimli firmanın organik kumaştan yapılan çamaşır koleksiyonunu gözden geçiriyorduk. Dikkatinizi çekerse bakmadan geçmeyin, ürünler gerçek organik malzemeden üretilmiş ve yumuşacıklar.. Derken Sedef karanlıkta araba kullanamadığından karanlığa kalmamak için alış veriş merkezinden ayrılma zamanının geldiğini fark ettik. Alış verişsiz çıkışa yöneldiğimizde Erdim kasalardan birini göstererek ısrarla oradan geçmek istediğini söyledi. İkna yeteneklerimizin yetersizliğinden midir yoksa Erdim'in 'tutturma' konusundaki yeteneğinden midir bilinmez daha fazla karşı koyamadık ve Erdim'in bir adım bile uzaklaşmaya yanaşmadan önünde durduğu kasaya yöneldik. Ben tam güzel kasiyere 'alış verişsiz geçmemize izin vermeniz mümkün mü?' diyecekken Erdim'in cebinden çıkardığı yeşil (!) bir şeyi kasaya bıraktığını gördüm. O yeşil şeyin gözlerimde çorap olarak şekillenmesi fazla zaman almadı. 'Bu ne oğlum?' dedim. 'Sana yeni yıl hediyesi teyze' cevabını duyduğum an hayatımın en güzel anıydı. Duygularımın tarifini zor yaptığım anlar vardır. Dünyanın bütün dillerindeki sözcükler toplaşıp bir araya gelse benim o anki duygularımı anlatabilecek cümleyi bir araya getiremezler.. İşte o anlardan biriydi yaşadığım. Hissettiğim en derin sevgi, temiz, anlatılması mümkünsüz, özden..
Parasını ödediği çorabı beni öperek verdi; 'yeni yılın kutlu olsun teyze!' Hala etkisi altında olduğum bu jest hayatım boyunca beni mutlu etmeye yetecek incelikte :)
Neden çorap; burada kendime bakabilecek zamana sahip değilim, kendimle ilgilenecek zamanım kaldığında da enerjim ve isteğim olmuyor çok zaman :) İşte böyle anlardan birinde birbirini tanıyan bir çift çorap bulamamış ve şakacıktan söylene söylene, durumu eğlenceli bir olaymış gibi gösterme çabasında birbirinden bağımsız, eşlerinden ayrı düşmüş çorapları geçirivermiştim ayacıklarıma :) Erdim bana çorap almayı işte o zaman koymuş kafasına :) Canım benim.
Rengi neden yeşil; hem de bu (!) yeşil :)))))) anlayamamış olmakla birlikte onun çocuk kalbi rengi zevkine olan hayranlığımdan çok sevdiğim çoraplarımı ayağımdan hiç çıkarmıyorum :) Eşsiz kalmasınlar diye lastiklerine çıt çıt dikeceğim :) Ya birlikte ya hiç :)
Çok şanslıyım ben :) Beni bu kadar seven bir yeğene sahip olduğum için ben çok şanslı bir teyzeyim; aslında Erdim için hiç 'yeğen' sözcüğünü kullanmamıştım; ne kadar garip geldi şu an. O bizim oğlumuz :) Nasıl ayrılacağımızı düşündükçe ürperiyorum :( Umarım bu kez daha az acı çekeriz :(
Yorum yorumlarım;
embir'im; senin de yeni yılın kutlu olsun. Sağlık, mutluluk peşinden gelsin. Ankara'ya geldiğimde bu kez görüşürüz artık :)
Bahar'ım; evet yaşama sevinci için sönmek üzere olan kora üflüyor Erdim bir körük gibi. Ben ve Sedef Erdim'le bir daha doğduk. O bizim hayat ışığımız, enerjimiz, mutluluk kaynağımız. Kendimi sevgi kazanına düşmüş bir parça çikolata gibi hissediyorum çok zaman :) Onun için hayallerimizi süsleyen tek şey onun mutlu olduğu sürece istediği işi yapması. İyi bir insan olsun, mutlu olsun; gerisi o kadar önemsiz ki. Kendi mutluluğu kadar başkalarının da mutlu olmasını istesin bir de..
Dileklerin için sonsuz teşekkürler :) Aynı dilekler burada senin için de dileniyor :)
Nurhan'ım; umarım hepimiz için iyi bir sene olur 2010. Sadece kendim için değil, ülkem için de iyi şeyler umuyorum ve bu ummaların hayalleri süsleyen dilekler olarak kalmamasını istiyorum. Açlık, yokluk, işsizliğin olmadığı bir ülke ve dünyaya açsın gözlerini yeni doğan bebekler.
Ben ve Sedef için sağlık açısından kötü bir yıldı. Umarım başta sağlık olmak üzere bütün dileklerimizin hareket bulduğu bir yıl olur bu sene. Ben de senin yeni yılını bir kez de buradan kutluyorum..
Bizimgibiler'im; :) gayet özensiz günler yaşıyorum :) Ne kendime ne üst başıma dikkat ettiğim günler bu günler ama kimin umurunda? Benim değil :) Pilatesin fayfasını da bir kez daha anlamış olduk böylece. Pilatese verdiğim mecburi ara gözlerden kaçmış olamaz. Demek ki neymiş; pilates iyi bir şeymiş. Demek ki neymiş; yapılası bir şeymiş. Gerçi geldiğimin ikinci günü botlarımın fermuarı kapanmamaya başladı. Burada şişiyorum sanki ben :) Konuya dönelim; önemli olanın kişisel mutluluklarımızın etkisi altına giren hayatların bizdeki yansıması :) Güneş altındaki bir merceğin otları tutuşturması gibi alev alev sıcak kalpler :) Patatesi öğlen yedik :) Akşama da Allah ne verdiyse :) Menüyü boş ver de sen'im ve Sem'imden ayrılmak nasıl koyduydu bana :( Yalnız gelmiş olsaydım kalırdım ben o gece :) Sen gibi becerikli ve zamanı tasarruflu kullanan birinin yemeksiz kalacağına hiç ihtimal vermediğimden dışarıdan yeme fikrinin sana gelen misafirler tarafından tecrübe edileceğini hiç sanmıyorum :) Sedef'e söylemesem ne olacak. Sedef okudu ve güldü :) Burada edindiğim iyi arkadaşlar onu sonsuz mutlu ediyor. Atla gel demişsin ya; atımı bağladığım barın önünden çaldılar! Hay bin kunduz :D Senin de yeni yılın güzel geçsin, hep ve çok mutlu ol. Kapkaracamdankelebek doğru söylemiş sen ben gibisin ya da ben sen gibi :)
Nefise'm, güzel güzel geçsin bu yıl, yoksa yarı yolda atarım kendimi aşağı :P Şaka bir yana bu geceden zamlar geldi :( Benzine 24 saat içinde iki zam geldi, iyi haberse doğalgazın ocak ayı içinde zam almayacak olmasıymış! Ki o da önemsiz; şu açılım meselesi oturum ağa kapatılıyor kıvamına bir gelseydi, daha da bir şey istemezdim.. Bir an önce yeni yıl sarhoşluğundan ayılıp bireysel muhalefetlerimize kaldığımız yerden devam etmeliyiz. Sağlık, mutluluk ve güzelliklerle geçmesini dilediğim bir yıl olsun senin için.
Sufi'm :)))) ne kadar umutlandım :) Ne güzel, hoş dilekler bunlar. Kanım kaynadı ha :) Ben aslında içinde özünde mutsuz biri değilim ama bu sene geçen senenin de ezikliğiyle hırpalayıcı geçti. Çok sarsıldığım zamanlar oldu. Üst üste gelen, biri diğerinin tetikleyicisi, kışkırtıcısı olan olaylar yordu beni. E insanız, yenişmiş hissetmek, bu hisle dolup taştığında pes etmek için içinde duyduğun derin duyguyu karşılıksız bırakmamak biz insanlar için geçerli.. Olur arada :)
Beni çok güldüren dileğinin hepimiz için gerçekleşmesini çok istiyorum. Sen de mutlu ol, 2010 sana da iyi gelsin.
Peri''m; tamam geliyorum :) Dur kızılcık sopamı da alayım ki üzdüğünde yorduğunda eğitim (!) maksatlı kullanayım sopamı 2010'a karşı :P İçimizdeki yaşama sevincinden vaz geçmediğimiz sürece hayatın kollarındayız. Dahil olabildiğimiz kadar değiştirebilirsek bizim için kötü olanları mutlu olmamak için nedenimiz yok. Bu sene o gücü geçen senekinden daha çok bulmayı umuyorum. Ülkem için isteklerimin gerçekleşmesi kendiminkilerden daha ç.ok mutlu edecek beni. Bak her şey daha güzel olacak diye geliyorum, olmasın bir yanlış :P Sen de sevdiklerin ve sevenlerinle birlikte sağlıklı, mutlu ol.
Nedret ablacığım; buradaki ziyaretim uzadı ve Ankara'daki oturumlara katılamadım :( Seni tanıma şansımı umarım kaybetmemişimdir. Güzel dilek ve iltifatın için sonu olmayan teşekkür ediyorum. Ben de yeni yılın sen ve birlikte olduğun kişilere sağlık, mutluluk getirmesini diliyorum..
mailto:d@li :) yok anca beraber kanca beraber :) Geliyorum, hem teğet geçme sözü ne kadar irite edici durmuş orada da haberim yok :/ Düştüğüm yerde elimden tutan arkadaşlarımı bensiz; yani dertsiz bırakmayım bari :P Samimi yorumun için çok teşekkürler. Yeni yılda kendim için dilediklerimin aynısını senin için de diliyorum..
Gönüldenele'm; tatlı, iyi arkadaşım, beni dinlediğin her dakika için sen gibi bir arkadaşa sahip olduğum için ne kadar mutlu oluyorum biliyor musun? İyi kalbinden benim için geçen bütün dilekleri ben de senin için diliyorum. Her şeyin çok güzel olacağı bir yıl bizim olsun..
Çınar'ım; haftaya diye diye bir ayı geçti gelişim. Hazır buradayken yarı yıl tatilini de mi geçirseydim :P Az kaldı dönüyorum; her an 'çay koy Çınar'ım' diyen sesimi duyabilirsin telefonda. Senin de yeni yılın kutlu olsun, sen Merih abim ve Mert ve Alper'e sağlık ve mutluluklar getirsin.
canım mutlu yıllar.haklısın hemen sattık eski yılı.hepinize güzel bir yıl diliyorum.hastalıksız,sıkıntısız,güzel ve mutlu.o tatlı erdime de ne diyeyim.yedim gitti yanakları.herkese selamlar...
YanıtlaSil"Bekledim de gelmedin, hiç mi beni sevmedin"
YanıtlaSilAlacağın olsun senin, önce sevindir, sonra mahzun bırak beni...
Senin için kar bile yağmadı bu dağlara, ama sen gelmedin:((
Sağlıklı güzel bir yıl olsun hepimize inşallah, özlettin kendini :D iyi seneler ....
YanıtlaSilYerim ben o düşünceli minik adamı:) Nasıl güzel bir düşünce nasıl bir incelik bu. Bu kadar ince düşündüğü için kocaman öpüyorum Erdiyi:))
YanıtlaSilCanım benim, senin her halin güzel. Yüreğindeki o iyilik o neşe varya, her daim yüzüne güzellik olarak yansıyor. Seni çok seviyor, her zaman bekliyorum:)