20 Aralık 2009 Pazar

CEZALIYIM

Ben geldim :)
Demiryolu emekçilerinin eylemleri 'iş yavaşlatma' şeklinde sürdüğünden maceralı başlayıp aynı biçimde sonlanacağı kesin bir tren yolculuğuyla uğurladık babamı Ankara'ya..

Her gün ertelenen o bilinmez tarihe kadar Kocaeli'deyim. Defdef'i yalnız bırakmak istemiyorum. O da beni bırakmak istemiyor. Aile içinde 'biz ikimiz' söz konusu olunca hiç kimse bir şey demiyor :) Biz bildiğimizi okuyoruz :) Ve birlikte çok eğleniyoruz. Önceki gece saat 02.00 sularında Defdef'in öğrenicilerinden birinin spor duvar gazetesindeki yerini almak için Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'ben sporcunun zeki, çevik aynı zamanda ahlaklısını severim' sözünün kompozisyon ödevine 'Atatürk'ün söylediği bir sözün üzerine söz söylemek bize düşmez' açıklaması üzerine yaklaşık 30 dakika kadar güldük :)

Bu sabah uyanmam biraz zaman aldı. Defdef'le bir işler çevirdiğimiz için biraz geç yatıyoruz.
Uykum hafiftir; yatılı okulda bunun eziyetini fazlasıyla çektiğimden uyuduğum odada ne saat sesi isterim ne de ışıkla uyuyabilir(d)im. Bir senedir tek başınaysam ışıksızlıktan korkuyorum.
Sabah yine bizim muhabbete müebbet kuşu girdi odaya. Çok gürültü çıkarmadığı halde uyandım ama uyuyormuş havama devam ettim. Bu bücür baş ucuma kadar geldi geldi, işaret parmaklarından birini alnımın ortasına bastırarak çevirmeye başladı. En sevimli ses tonuyla da 'teyzem, canım teyzem, güzel teyzem uyanacak mısın yavrum teyzem?' Parmağıyla alnımı oyma çalışmaları da sürüyor bir yandan. Bu nasıl sevgi anlamadım. Sevgisinin (!) şiddettinden ürktüğümden uyanmamış numarama ayakta uyuyup odayı terk etmekte buldu çareyi.. Bir zaman sonra afyonumu patlatıp salona geldiğimde Erdim'i bana bakarken boynunu çeviremediğini gördüm. Gece başı yastıktan düşünce boynu tutulmuş yavrumun. Gereken tedavileri yaptıktan sonra biraz daha rahatladı. Şimdi annesi onu kütük diyor, bense boynunu dik tutamadığı için Küçük Emrah diye çağırıyorum asabi kuşu :D Sinir oluyor :D
Az bile yapmışım :)
Bugün canım arkadaşım bizimgibiler'le konuşurken telefonumun şarjı bitti ve ben bu detayı o an anlayamadığımdan bir süre daha kendi kendime konuşmaya devam ettim :) Bu başıma sık gelen bir durum olduğundan artık beni ne utandırıyor ne de komik geliyor :) Çok sıradan :)

Sonra şarj cihazını aramaya başladım. Defdef'le çevirdiğimiz o işten dolayı klasik 'ev hali'nin dışında bir manzara hakim olan salonumuzda şarj cihazını bulabilmem mümkün olmadı. Prizlerden sonra prizlere yakın yerlere, daha sonra 'olabilecek' yerlere, en son 'hiç olmayacak' yerlere bile bakmayla süren bu arama işlemi sonuçsuz kalınca arama çalışmalarına son verildi. Tam oturacaktım ki Erdim'in elindeki bir şeyi arkasına saklamaya çalıştığını fark ettim.

'Oğlum o ne?'
'Yok bir şey teyze'
'Nasıl olur; ama ben görüyorum?' Erdim'in ince bedeninin arkasında sakladığını sandığı ama amacında başarılı olamadığı o şeyi görüyorum ama adam bana 'yok bir şey' diyor. Şarj cihazım Erdim'in arkasında sakladığı elinde. Daha dikkatli bakıyorum; bu arada Erdim'in yüzü allak bullak :) O da ne! Erdim'in sakladığı şey, şarj cihazımın bir kısmı :))))))))))))))

'Erdim ne yaptın sen?'
'Ben yapmadım teyze'
'E nasıl oldu bu?'
Defdef 'hayır Gülen Erdim yapmamıştır' diyor şaşkınlıkla.
Erdim'e duyurmadan usulcacık 'sen kesmedin, ben kesmedim, baba kesmedi, kim kesti?' diyorum Defdef'e.
'Teyze seninle yalnız konuşabilir miyiz?'
Odaya gidiyoruz. Senaryoyu merak ediyorum. Kordon sandalyenin kenarındaymış, sonra sandalyenin ayağına dolanmış, çekince kopmuş; '
'Erdim buna kim inanır biliyor musun?'
'Kadir mi İnanır teyze?'
'O bile inanmaz oğlum'.
'Neden teyze?'
CSI dizileri takipçisi ben bir dedektif edasıyla 'çünkü plastikler çekilmekten dolayı böyle kopmaz, bu makasla kesilmiş, hem sen onu çekip koparacak kadar güçlü değilsin'
'Teyze hani bizim sırlarımız olur ya seninle,
'Ee?'
'Ben sana bazı şeyler anlatsam bunu kimseye söylemezsin değil mi?
'Bugüne kadar söyledim mi?'
'Hayır'
'Teyze o kopmadı ben kestim'
'Bir nedeni var mı?'
'Kızmadın mı?'
'Bana söyleyeceğin nedenin senin için önemli olduğunu düşündüğümden şimdilik kızmış değilim'
'Hani sen arkadaşlarınla konuşuyorsun ya, bana daha fazla zaman ayırman için telefonla daha az konuşman gerekiyordu. Ben de kabloyu kestim. Kızdın mı?'
'Hayır kızmadım da senin dinlenmen gerekiyordu ve biz seninle oturarak oynayabileceğimiz bütün oyunları oynadık. Ben sana hareket edeceğin hiçbir oyununa eşlik etmeyeceğimi, yatmazsan yanına gelmeyeceğimi söylemiştim değil mi? Senin dinlenmeni sağlamak ve seni yormamak için seninle oyun oynamamam seni önemsemediğimi göstermemeliydi. Böyle bir şey yapacağına benimle konuşmalıydın. Seninle yeterince ilgilenmediğimi düşünmene neden olduğum için de özür diliyorum senden'

O da benden özür diledi. Olay kazandibi tatlısına bağlandı :) Ona bir daha böyle bir şey yapmamasını, yapacaksa da eğer kablo prizdeyse kesinlikle kesmemesini söyledim :)
-Tecrübeyle sabit :/-

Sonra kablonun diğer kısmını sakladığı yere götürdü beni ama kablonun yarısını bulamadık :)
Emanet telefon kullanıyorum şimdi.. Numaralar telefonda kayıtlı, sim kart temiz :) Kimseye ulaşma imkanım yok yani..

Boynu tutuldu, hoplayıp zıplayamadı ya, yatmak istemediği için bir ara sinir krizi geçirdi bugün. Ağlarken gözü ve çevresi kızardı. Atopik bir bünyeye sahip olduğundan bu görüntü karşısında o kadar tedirgin olduk ki neredeyse hastaneye götürecektik. Sonra hafif kızartılı o lezyonun stres kaynaklı olabileceği geldi aklıma. Ağlaması durup biraz da sakinleşince kızartı kendiliğinden geçti.
-----------------------
Geçmiş olsun dilekleriniz, bizi mutlu eden sözcükleriniz ve verdiğiniz destek için DEFDEF ve ben bütün kalbimizle teşekkür ediyoruz..

Arada atladığım arkadaşlarım var :( varSA demiyorum, olduğunu biliyorum çünkü. Kesinlikle önemsemediğimden değil, böyle algılanırsam çok üzülürüm. Yorgun oluyorum, göz sorunum sürüyor ve gözlüğümle de hala bir anlaşma yolu sağlayabilmiş değiliz :( Laptop sevmiyorum :( Yorum yorumlarını yazabildiğim zamanlar özel olarak saptanmış zamanlar değil, kendimi iyi hissettiğimde zaman ve uyku sorunum yoksa yazabiliyorum. Bilmeden kırdığım arkadaşlarım varsa çok üzülürüm..


Defdef'le çevirdiğimiz işler :)

Defdef takı işine sarmış :)

Bu kolyeyi bana yaptı..

O takı yaparken ben ne mi yapıyorum?

Çıraklık eğitimi :D

Saat 03.00. Uykum var ve yorgunum. Hepinizi seviyorum..

Hakan seni çok özledim :(

10 yorum:

  1. AH MACERALI HAYATIN AHH :))))
    HOŞGELDİN KARAMELAM.

    YanıtlaSil
  2. Bücüre baaaakkk sen.. ha ha ha . Alem bunlar yaaa..Sedef'e selamlar..

    YanıtlaSil
  3. Aaa ben anlamıştım ama seni çok kıskandığını telefonla konuşurken. Bir muzurluk yapacağı belliydi onunn:)))

    Sevgiler hepinize. Erdi'ye ayrıca selam ve öpücüklerr:)

    YanıtlaSil
  4. çocuk dünyası işte.takıda güzel olmuş bence devam...

    YanıtlaSil
  5. canım yaa nezaman dönecen.bıcırıkta çok tatlı maşallah ilgi çekmek için ne yapacaklarını şaşırıyorlar valla. teyze olmak gerçekten çok çok güzel bende bal böceklerimden uzaktayım va onları çok özlüyorüm.burnunda tütmek böle birşey olmalı.yeğenim benı arar ve nazlı nazlı teyzeeee der adeta içimi eritir. defdefin yaptıgı takı çok güzel ellerine saglık ve başarılar.çok çok slm söyle canım yegenınıde benım için kokulu öper mısın.bende senı çok seviyorum.hakan abıyede çok selamlar kocaman öptüm seniiiii

    YanıtlaSil
  6. Gülenim çocuklar demekten başka diyecek birşey yok. çok alemler..

    Kolye çok güzel bence devam ...sana da çok yakışır boynunda çekmeliydin..

    öpüyorum cnm..

    YanıtlaSil
  7. Çocuk deyip geçmek işte, böyle bu bıdıklar.
    Bu arada takı şahane görünüyor:)
    Sevgielrimle...

    YanıtlaSil
  8. Selam kızlar.Zamanım olmadığından bloglarınızı ziyaret edemiyorum ve bana selam gönderen herkese buradan yanıt veriyorum.Beni soran bana geçmiş olsun diyen bütün arkadaşlara teşekkür ederim.Sağolun.Bu çok garip bir şey..hiç tanımadığın insanların benim için endişelenmeleri..tanımadığım bir olgu ama sıcacık.. yaptığım takıyı beğenmeniz benim için ayrıca önemli...hepinize selamlar..sedef

    YanıtlaSil
  9. Allahım allahım...nasılda aklına gelmiş kabloyu kesmek.Net ve kesin çözüm:)))
    Öpüyorum tatlım.
    (seni defalarca aradığımda -aradığınız kişiye şu an ulaşılamıyor lütfen sesli mesaj bırakınız-ın sebebini anladımmmmm:)))

    YanıtlaSil
  10. Geldim, bir solukta birikenleri okudum. Sevindim, gurur duydum, güldüm, üzüldüm, sevdim, sevindim gidiyorum. Başka bloglara da kısaca bakmalıyım. Özlemişim. Sevgiler...

    YanıtlaSil

Fikrin varsa bilmek isterim..

Aa BUNLAR DA VARMIŞ :)

Related Posts with Thumbnails