11 Eylül 2010 Cumartesi

BENİM KÜÇÜK HIRSIZIM

Kerem'in son turnikesine,
Taktik icabı 0.4 salisede rakip takım tarafından alınan moladan sonra oyuna sokulan topun sepetle buluşmasına blok koyarak engel olan Semih'in ellerine, Milli basketbol takımının Ender'lerine, Hido'suna, Ömer'ine, serbest atış özürlü Ömer'ine, top hırsızım Sinancan'ına, Ersan'ına, Cenk'ine, Barış'ına, Oğuz'una; hepsinin yoluna kurban olurum :D

Sinancan'ı ayrı tutarım, babası çok sevdiğim basketbol adamı Necati Güler antrenör monitör kursunda (yanılmıyorsam) teknik-taktik dersimize girmiş ve beni bırakmıştı :D ama ben de bırakılmayı hak etmiştim doğrusu :P Sinancan'ın abisi Muratcan'ı da bir zamanlar oynadığı BJK maçlarında sevmiştim. Ben gençken :P İstanbul'a basketbol maçlarına giderdim :) Bu Dünya Şampiyona'sında basketbola doydum ama Brezilya'lıyla Arjantin'li hakemleri sevmedim. Biz bölge hakemi olduğum Karabük'te böyle maç yönetseydik tefe koyup çalarlardı bizi kesin :)

Farklı biterdi bu maç, çok farklı biterdi eğer benim küçük top hırsızım Sinancan beş faul alıp oyundan çıkmasaydı eğer serbest ve üç sayılık atışlar isabet bulsaydı Yugoslav ekolünün en iyisi Sırbistan takımı sadece bir sayı ile kaybetmiş olmazdı bu maçı.

Yarın final maçında bu sıcakta yine buz tutar mı ellerim acaba?

SIRADAKİ!!

Küçücük terminalde bile buluşmayı beceremediğim canımın içi babam geldi bu sabah. :) Buluşamadık; aynı firmanın bir kapısında O, bir kapısında ben, ellerimizde telefon 'sen neredesin?' deyip durduk birbirimize bir kaç kez.. Aylakça davranıyorum bu aralar :/Özlemiştim babamı. Babamın 'buranın sıcağı bir garip' sözleri takdirimi kazandı ayrıca :D

Bilgisayarımızın dönüşü olmaz bir yola girdiğini kabul etmek zorunda kaldık :( Yenisi gelene kadar boş bulduğumda babamın bilgisayarını kullanacağım çünkü babam Çin kartı oynamadığı zaman Persia'yı yeniden inşa etmekle meşgul.

Yarın için çok heyecanlıyım. Her iki durumda da çok şey değişecek ve ben artık daha az şikayet etmek istiyorum. Yasağa kurban gittim, konuşamıyorum :) Tek cümle; benim hala umudum var..

Ne korkuymuş kardeşim, biri batarken diğeri hortlayan uçuk sorunuma çözüm bulamıyorum :( Şimdi de dudağımın iç tarafında başlayıp dudağıma sıçrayan10 kuruş büyüklüğündeki ağrılı uçuğu büyütüyorum :( Pazartesi günü doktora gitmek lazım..
Şimdilik bu kadar. Yorum yazarak bayramımı kutlayan bütün arkadaşlarıma çok teşekkür edip gidiyorum ama 'şimdilik'

3 yorum:

  1. uçuğuna aloeveranın ruj dizaynındaki ürünü kullan çok rahatlatıp çabuk iyileştiriyor.

    bugün ise konuşacak birşey kalmadı...
    bezgin ve yılgınım

    YanıtlaSil
  2. Gülen nerelerdesin yine? Her ara verdiğinde başına bir şey geldi diye korkuyorum.

    Çok sevgiler

    YanıtlaSil
  3. Gülen,
    İyisin değilmi canım, sadece bilgisayar sorunudur bu suskunluk sanırım.

    YanıtlaSil

Fikrin varsa bilmek isterim..

Aa BUNLAR DA VARMIŞ :)

Related Posts with Thumbnails