3 Eylül 2010 Cuma

BU ARALAR BURALAR ve bir bluz diktim

Her şeyin yoluna gireceğine olan inancımı yitirmeden bekliyorum.
Dikiş dikmenin dışında hiçbir şey yapmadan bekliyorum..
Yemek bile yapmıyorum. Denemiyorum değil ama değil yemek yapmak; pişmekte olan bir yemeğin kokusunu hissettiğim an midem bulanıyor. Komşularım yemek getiriyor, az bir şey yedikten sonra da.. Güçsüz kaldım, kilo kaybettim ve böyle kilo kaybetmeyi hiçbir zaman tercih etmedim..

-Dünya benim çevremde dönmüyor, biliyorum dünya başka yerlerde de dönüyor; Pakistan, Konya'daki çocuklar:(, uzar gider.. Benimse sadece zamana ihtiyacım var.. Halime şükredecek o kadar çok şey varken başkalarının yaşadığı felaketlerin benim için bir teselli kaynağı olması utandırıyor aslında beni. Bunun adı bencillik.. Yine de hala çok üzgünüm :(

-29 Ağustos günü Evet mitingi sırasında Taksim'deki Atatürk anıtına Evet yazılı flama ve şapka bırakan gözü dönmüş kişilere gözüm döndüğünden ertesi gün resmi tatil olmasına karşın nöbetçi savcıyla görüşüp suç duyurusunda bulunmak üzere savcılığa gittim. Nöbetçi savcının yerine başka bir savcının bakıyor olması nedeniyle eylemimi gerçekleştiremedim. Hafta başından beri ancak öğleden sonra hissetmemeye başladığım şiddetli boğaz ağrısıyla uyandığım için suç duyurumu hala yapabilmiş değilim :( Sanırım haftaya kaldı..

-Her tarafı okyanus karanlığındaymış gibi hissettiren elektrik kesintisinde evde yalnızdım. Ev sahibimin oğlu daha ben bir şey söylemeden elinde fenerle çıkageldi, onlara sığındım :)

-Kulaklıkla telefonda konuşurken tam da polis merkezine doğru karşıdan karşıya geçiyordum ki camdan yarı beline kadar sarkarak bana 'hanımefendi siz kendi kendinize mi konuşuyorsunuz?' diyen sivil polise 'şu an değil ama yakındır' yanıtım üzerine polis tarafından başımdan geçenleri bir kez daha anlatmak üzere karakola davet edildim. Yine notlar alındı. Bekliyorum.

-İçişleri Bakanlığı'na yazdığım postaya yanıt geldi. Çabuk yanıta teşekkür postama bile yanıt verdiler :) Samimiyeti ilerletmeyi düşünüyorum :)

-Hayır için kişisel çabalarım sürüyor. Bugün alış veriş dönüşü dinlenmek üzere oturduğum cafeden el işaretiyle hayır propogandası yapan araçlardan birini durdurup aldığım bildirileri cafede dağıttım. Bu ve gibi tavırların dışında aktif çalışabileceğim bir sağlık profiline sahip değilim ne yazık ki :( Kilo kaybımdan dolayı çabuk yoruluyorum :(

-Bugün aynı bankada yine işim vardı. Sıra numaramın aynı memurun bankosunda yanmasını hiç istemiyordum oysa.. Ama memur beni güler yüzle karşılayıp nüfus cüzdanımı çıkartıp çıkartmadığımı sordu. Aile cüzdanı verseydim muhtemelen bu kez kabul etmeyecekti ama ben kapı gibi nüfus cüzdanımı koydum önüne. 'Küs değiliz değil mi?' dedim. Değilmiş :) Parayı 'aldım' deyip gözünün içine sokup onu utandırmasaydım daha iyiydi aslında ama ne yapayım konuşma bu espriyi kaldıracak biçimde ilerledi :) El sıkışıp ayrıldık kendisiyle. Ha bir de bugün bir saat kaldığım bankada klimanın skelodermalı kolumu feci (!) ağrıtması nedeniyle yirmi senelik hastalık seyrimde ilk kez 'malüllüğümü' kullandım. Ben 'malülüm, kolum çok ağrıyor' dedim. Onlar bana öncelikli numara, ben de kendi numaramı acelesi olduğunu anladığım birine verdim :) İyi işti :)

-Kursları araştırdım. Biçki dikiş kursunda karar kıldım. Becerebilirsem biçki dikiş için Halk Eğitim'e, açılırsa fotoğraf kursu için de Belediye'ye gitmek istiyorum. Hayatım kurslarındır artık :)

-AAAA Yağmur yağdı, eğri bacakmış bu yağmurun adı :) Camı dövdü eğri bacak :) Artık sıcak öyle bir hal almaya başlamıştı ki hayatımın sonuna kadar bu sıcakla mücadele etmem gerektiğini düşünmeye başlamıştım ama iki gündür serin bir hava hakim buralara. Güzel bir sonbahar yaşayacağımı düşünüyorum; serin, sessiz ve kendimle daha çok ilgili. Büyük şehir sıkıntısından, kasvetinden uzak..

Başka ne var, başka ne var, başka ne var? Sanırım bu kadar. İlaçtan..

Şimdi diktiğim bluzda sıra.
Hepsi el dikişi, sadece omuz askılarındaki lastiği dikerken makine kullandım.
Artık ve atıl kumaşlardan olduğu için arkası da önü gibi parçalı yoksa modeli öyle olduğundan değil.
Model yok, dolayısıyla kalıp da yok; (hatta kalıp ne ya??) Ne kadar kumaş varsa o kadar dikiyorum ben. Elde dikmek beni çok rahatlatıyor, makinede çabuk biter. E o zaman ben ne yapacağım?
Kuaförde saçını boyatan kadın bluzumu çok beğendi. Benim diktiğimi öğrenince de dışarıya dikip dikmediğimi sordu :D
Ona dikiş bilmediğimi bu nedenle de dışarı değil içeri diktiğimi söyledim :) Evet ben dikiş bilmiyorum ve bluzum elimden geldiğince örtbas etmeye çalıştığım dikiş hatalarıyla dolu :)
Benim yaptığıma inanmayanlar acemihobicime sorabilirler :P çünkü dikerken acemim yanımdaydı :) Tanığım da var yani :)




Önü, yine İspanyol paça pantolondan bozma lacivert şal desenli kumaşın bir kısmıyla diktiğim tunikten artan parçanın ancak kenarlara yetmesinden dolayı dört parça.
İki ön, iki yanlarda dört yırtmacı var.


Bu çiçeği yapmayı bilmiyordum. Sağ olsun acemihobicim öğretti.
O çiçeğin orada ne işi mi var?
Şöyle ki; dantelli kısmı lacivert kısma eklerken bıraktığım açıklığın neden olduğu hatayı kapatmak için orada o çiçek :D



Peki kurdelenin orada ne işi var?
Şimdi o da şöyle oluyor;
hani kumaşlar parça parça ya,
zarif :P basenime kumaş yetmeyince oralara yırtmaç açıverdim :D
O yırtmaçları açıverince de dikiş hoş görünmedi, e ben de kurdele üzeri düğme yapıverdim :D





Ön kenar kurdelesi; o da bir hata örtücü :)


Ortadaki ek dikişi çok düzgün olmadı ama giyince çok belli olmuyor (muş)

Arayıp soran bütün arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum, ediyorum da yetmiyor; sadece teşekkür kandırmıyor beni ve duygularımı. Üstüne bir de öpüyorum her birinizi..

17 yorum:

  1. Bunun el dikişi olduğuna emin misiniz? Makina dikişi gibi olmuş aynı yaa.. Bayıldım harikaa....Güle güle kullanın..

    YanıtlaSil
  2. Valla çok güzel olmuş. Ellerine sağlık, aynı hatalarla ben de isterim diyeceğim ama :))

    YanıtlaSil
  3. Tasarladığın, ellerinle diktiğin bu bluzu görünce korktum senden. Patlat içindeki cevheri Gülenim kim tutar seni. İşçiliğin harika. El dikişi de ne kıymetlidir bilsen. Bazı erkek takımlarında yakada bile olduğunda fiyatı üçe katlar.
    Sıkıntılarının bir an önce uçup gitmsini diliyorum. Hayı için mücadelene gönlümden katılıyorum. Hep bir mücadele halindesin, bu haline de bayılıyorum.
    Çok uzundu önceki iki yazını okumadım ne yalan söyleyeyim. Açken uzun okuyamıyorum, midem bulanıyor.
    Çok öperim Gülenim...

    YanıtlaSil
  4. Bluz çok şık olmuş, yakışmışta :)
    Eğer dikiş bilmez haliniz buysa öğrenince ne harikalar yaratacaksınız kimbilir.
    Benimde bir makinam var ama inanın dikiş konusunda benden daha kötü biri yoktur, berbat bile mükemmel kalır :)
    Çok isterim aslında öğrenmek ama , ev, iş arasında zaman ayırmak çok zor.
    Sizi bu azimli çalışmanızdan dolayı kutluyorum :)

    YanıtlaSil
  5. Ne dikiş kursu kızım? Sen kurs ver millete. Çok dürüst olduğunu bilmesem, '' yeme bizi, kalıpsız olur mu bu?'' diyecektim.
    Süpersin. Geçen seferki bluz da çok güzeldi. Sevgiler.

    YanıtlaSil
  6. canım benim sana çokkk geçmiş olsun diyorum öncelikler
    ve bu bluz harika olmuş elde dikmek daha zor tatlım
    nasıl beceriklisin sen öyle
    sağlıklı ve neşeli günler diliyorum sana

    YanıtlaSil
  7. Gülenim nefis olmuş bu bluz ....nasıl muntazam dikmişsin,tertemiz.Üstelik hata kapatmak maksadıyla kattığın ayrıntılar bence daha bir şirinlik ,güzellik katmış.Güle güle kullan canım benim.

    YanıtlaSil
  8. eline sağlık şekerim.. sen bir harikasın.. o çiçekte iyi olmuş bence bilerek koysanda bence kabul.. çok cici dizayn olmuş.. muckk...

    SAĞLIKLI GÜNLER DİLERİM....

    YanıtlaSil
  9. Ben de niye sesi çıkmıyor diyordum. Meğer çalışıyormuş benim arkadaşım. Yalnız, bluza bayıldım. Sen kursa gidince neler yaparsın hayal bile edemiyorum. Çok muntazam olmuş ve üzerine çok güzel uymuş. O minik fiyonkları da sevdim ayrıca:) Ellerin, kolların dert görmesin. Çok öpüyorum seni, kendine iyi bak güzel ve de becerikli hatun.

    YanıtlaSil
  10. canım gülenim, ellerine sağlık bitmiş sonunda, güle güle giy inşallah...
    bu buluzu yakından gören tek kişi olarak şunu söyleyebilirim ki resimden göründüğünden daha güzel, hataları hiç de göze batmıyor ayrıca...
    dikiş bilmiyorum diye diye o ufacık kol parçalarını birbirine ekleyip elinde bunu diktin, bir de dikiş bilsen ne yapacaksın kim bilir:)))))
    harikasın, öptüm seni arkadaşım:))))

    YanıtlaSil
  11. Gülen' cim çok teşekkür ederim. Ayağın uğurlu gelsin, fikrini de söylersen sevinirim. Gümrüksüz olsun ama :ç)

    YanıtlaSil
  12. Valla Gülenim dikis bilmiyorum dedigin halde bunu dikmissin ya, bir de dikis bilsen neler dikeceksin cok merak ediyorum.. Ellerine saglik, güle güle giy..

    Telefonun yokmu hala be kuzum, ben seninle sohbet etmeyi cok özledim amaaaa:((

    YanıtlaSil
  13. Valla Gülenim dikis bilmiyorum dedigin halde bunu dikmissin ya, bir de dikis bilsen neler dikeceksin cok merak ediyorum.. Ellerine saglik, güle güle giy..

    Telefonun yokmu hala be kuzum, ben seninle sohbet etmeyi cok özledim amaaaa:((

    YanıtlaSil
  14. Maillerine iyi bakmıyorsun, bu postuna yorumum var:)) yada beğenmiyorsun:((

    YanıtlaSil
  15. hizla okudugum kadariyla butun yorumlara katiliyorum,
    laroxyl beni mahvetti,habire uyuyor,arada da uykuda geziyorum.
    Cizme kutularim geldi,oylece duruyorlar

    YanıtlaSil
  16. İnanmıyorum sana harika olmuş bu! Bizi kandırdın durdun beceriksizim diye ve şimdi çıkmış o inanılmaz şirin bluzla bir de poz veriyorsun, ama cidden süper görünüyorsun ellerine sağlık canımm :)

    YanıtlaSil
  17. bravo çok harika olmuş...güle güle giyersin inşallah

    YanıtlaSil

Fikrin varsa bilmek isterim..

Aa BUNLAR DA VARMIŞ :)

Related Posts with Thumbnails