26 Aralık 2010 Pazar

ZİNCİRLEME GÜN ÖYKÜLERİ..

Perşembe akşamı:
Moskova İlköğretim Okulu 1. sınıf öğrencisi Gülen dersinden eve geldi :) Kurslarla yatıp kalktığım bir haftanın sonunda daha yıkılmadım, ayaktayım, hayattayım :D Elimde bitmeyen işler, yorulmaktan güç aldığım bir garip haldeyim.. Kendi kurslarım yetmiyormuş gibi bir de misafir öğrenci olarak Hakan'ın katıldığı havuz operatör seminerinin havuz makine dairesi dersinin tatbikine katılmak üzere bisikletle Çalış'a gidip geldim. Bu kadar pedal bastıktan sonra antrenman saatlerini artırıp yazın artık dekatlon mu pentatlon mu ne bulursam katılacağım:D Çalış etabı beni yorunca akşamki Rus dili kursuna gitmekten vazgeçtim; dil derslerini kesinlikle kaçırmak istemiyorum ama dün akşam 'canımdan değerli değil' diyecek kadar yorgun hissettim kendimi ama babam ve Hakan'ın duygu sömürü ve vicdansal eziyetleri sonucunda son dakika golü şeklinde attım kendimi sınıfa. Bir de kendime telefonla yer rezerve ettiriyorum iyi mi :D Oğuzhan yanın boş mu? He boş abla. Tamam boş kalsın, ben uça uça geliyorum.
Dün hava çok güzeldi. Bir kaç gün öncesinde pantolon altından giydiğim naylon çorabı giymeme gerek duymamakta tereddüt etmediğim güneşli bir gündü. İçim sevinç doluydu, güneşten çok hoşlanıyorum :) Çamaşır kurutmak için ideal bir havaydı ama ne çare kuruyacak çamaşırım yoktu.
Rus dili dersleri zorlaşmaya başladıkça verdiği keyif de artıyor. Rus öğretmenimiz 'şimdi Gülen neden diye soracak ama.. ' diye başladığı cümlelerini yeni bir kural ya da kalıp vererek bitiriyor. Bugün 'lahana seviyorum çünkü o sağlıklı ve yararlı' diye saçma bir cümle kurdum :) Ne var ki bunda demeyin. Lahana derken iyi de lahanaYI derken işte orada bir şeyler oluyor. 1., 2., 3. şahısların fillerin artikellerine göre durumları da değişiyor. Pek kolay değil ama neyse ki öğrenme süreci çok eğlenceli. Bulmaca gibi, daha da zorlaşacağından eminim ama olsun ben seviyorum dil öğrenmeyi. Bir klasik okumalıyım çünkü bu haliyle Rus dili pek bir şeye benzemiyor. Aslında komik; öğrendiğimiz diyaloglar nasılsın, sen nasılsın, kaç yaşındasın, ne iş yaparsın, hangi rengi seversin; tam insanlar kaynaşmaya başlamışken haydi hoşça kal; iyi de iyiydik? Tamam da ama biz buraya kadar öğrendik :D Yok kardeşim, bu kadar işte.

Bir dil öğrenirken kendi dilimizi korumamızın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anlıyorum; Melis Alphan'ın konuyla ilgili ilginç yaklaşımını okumalısınız. İngillizce'nin nasıl Çingilizce ve Türkilizce'ye dönüştüğünü, aslında kendi dilimizi kirletirken aynı şeyi İngilizce'ye de yaptığımızı.. Bence okuyun. Kendi dilimize gösterdiğimiz saygının aynısını hak ediyor bilinçsizce kullandığımız diğer diller.

Cuma gündüz:
Bugün cuma, dün için yarın olan gün artık bugün oldu. Dün başladığım yazıya cuma günü devam ediyorum. Yorgundum, kelime öğrenmem gerekiyor. Günü gününe tekrarlamadığımda hem ipin ucu kaçıyor hem suçluluk duyuyorum. Kelimeleri arkası önü birbirinden farklı renkteki küçük kartonlara yazıp bir öbek haline getiriyorum. Bildiklerimi, öğrendiklerimi eliyorum. Sözcük öğrenmek için iyi bir yöntem ama daha iyisi de var diyeni dinlemek isterim.
Hava çok güzel. Şu an Halkevinin bahçesindeki kamelyada çay içiyorum. Hakan havuz operatör seminer sınavında. Öğrenci velisi gibi bekliyorum :) Çıkışta belediye çayevine gidip simit ayran keyfi yapacağız. Sonrasını bilmiyorum. Aklımıza esen mantıklı, mantıksız her şeyi yaparız biz istersek. Bisikletle en yakın koya bile gidebiliriz :) Burada olmayı seviyorum, karar verdikten bir dakika sonra uygulayabileceğim anlıkta yaşadığım her şey bana heyecan veriyor. Çocuk kalbi gibi atıyor kalbim. Basit bir hayat sürüyorum ve bundan sonsuz derecede memnunum.
Evren'imin düşlerinden haberdar olmayan kalmadı sanırım. Ben yoğunluktan sebep bazı incelikli detayların farkına geç varıyorum ne yazık ki. Umarım yine düşler gerçekleşir, uğraşlar amacına ulaşır. Bu iki kız çocuğunu; yani yetenek sizin ve atölye kedi, farkında olduğunuz değerler için sizi kutluyorum.
Aklıma bir şey geldi, hani hep 'ben tek başıma ne yapabilirim ki?' diyoruz ya. Ben de 'tek başınıza değilsiniz, istemezseniz tek değilsiniz' diye düşündüm ve insanlara birlikte neler yapabileceklerini göstermek için Rus dili kursundaki arkadaşlarıma Mutlu olalım derneğini ve amacımı anlatıp 25 klişilik sınıftan 1er lira toplamak istediğimi söyledim. Biçki dikiş kursundaki arkadaşlarımdan da aynı talepde bulunacağım; hem tepkileri, hem birlikte neler yapılabileceğini görmek ve göstermek istiyorum.
Birazdan cumartesi olacak. Hakan'ın sınav sonucu hemen belli oldu. Ne yazık ki 100 alamadı ama olsun 98 de fena bir rakam değil. Bu arada gelen yüksek öğrenim affı için Hakan'ın terk ettiği Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi için Erzurum'a gidip soranlara da 'iş bulamamıştım, ben de yarım bıraktığım tıp fakültesini bitireyim bari' şarkısını söylerim fantezileri kuruyoruz :D
Akşam haberlerinde Celal Bayar Üniversitesi öğrencilerinin Bülent Arınç'ın teşrifleri sırasında gerçekleştirmek istedikleri protesto için öğrencileri okuldan atmakla tehdit eden demokrasi anlayış kalitesi yüksek rektörü ailece takdir ettik. Öğrenciler hiçbir biçimde anarşiK eylemlere katılmamalıdır, onların tek işleri sessiz sedasız derslerine çalışıp eğitilmektir. O kadar sessiz olmalılar ki büyüdüklerinde diğer sessizlerin yanlarındaki sessiz yerlerini almalılar.

mehя зовут гулен :) adım Gülen
я не работаю. Çalışmıyorum
я пенсионерка. Emekliyim.
я люблю море и синий :) Deniz(i) ve mavi(yi) seviyorum
у меня есть племяннк; зовут эрди. Bir yeğenimvar; adı Erdi
я понимаю немного по русски.Biraz Rus dili anlıyorum.
я говорю ЪЫСТПО по русски. Rus dilini yavaş konuşuyorum.
я люълю весна. Baharı seviyorum.
я из сафранболу. Safranbolu'luyum.
наш урок вторник и четверг. Dersimiz salı veperşembe.
ДО СВИДАНИЯ :) Hoşça kalın/ güle güle.

Ben hani kursa gidiyorum, işte bunlarda kurduğum ilk cümlelerim mutluluğunu paylaşmak istemiştim ama yorumlar o kadar hoşuma gitti ki bundan sonra haftada bir günü bir kaç cümle Kiril alfabesiyle yazacağım; tabii zaman bulursam, tabii zaman bulduğumda efor bulursam. İkisini bir arada bulmam pek mümkün olmuyor bu aralar.

Gönülçelen'im, pisim,; yeminli tercüme bürosu gibisin :) Yok, yok Kiril alfabesi çok eğlenceli. Estetik değil belki ama çok zevkli çalışıyorum. Tebriğine layık olmaya çalışacağım. Ben de öpüyorum pisi'm..
Nur annem; okuyamama konusundaki espriye çok güldüm :) bu bir. İkincisi tercüme için o kadar uğraştıracağımı düşünmemiştim. Zaman ve efor ayırdığın için çok teşekkür ederim de tercüme büronu değiştirmelisin ablam :P
Ali abim; süt inaamız bizim :D
Nedret ablam; yok daha kötü şeyler öğrenmedik biz :P Dil kurslarında o dile ait kötü sözleri öğretmiyorlar. Dilini bilmediğin ülkeye gittiğinde ilk öğrendiğin sözler kötü sözler olur genelde ama. Bizim Kore'li Mando'ya 'ay çok kıro' demeyi öğretmişler :)))
Haydins; evet bir ay oldu derlere başlayalı. Bu kadar eğlenceli bir dil olduğunu bilseydim daha önce denerdim öğrenmeyi.
Peri'm; hihihihi, söktüm okumayı :) heceleye heceleye söktüm :) Kırmızı kurdeleyi de kaptım. Kurmızı kurdele için sağ ol canım :)
3prensesim; Kiril alfabesinin blog başlığına bağlanmasına o kadar güldüm ki :) Çok hoşuma gitti :) Okuyamayın diye değil sadece Kiril alfabesiyle de yazabiliyorum demek istemiştim ama bu esprilere bayıldım :) Hem üzülme, ben okurum sana yavrum :)
Maviannem; yok daha bir şey öğrendim sayılmaz, Moskova İlköğretim Okulu 1. sınıf öğrencisi düzeyindeyim henüz :) Kötü bir şey söylemeyi henüz öğrenemedim :P Öğrenince yazar mıyım bilmiyorum ama :) Ben de seni öptüm canım.
Sedef'im; Hollanda dili bilmiyorum ama aha da budurowskinin Türk dili menşeeli olduğuınu anladım :D Çok zeki olduğumu düşünüyorum :D
Pisi'm; her şey kontrolüm altında :D Sinir yok, her şey süt liman :)
SEM'im; Çok hoş :) Aynı ya da benzer dili konuşabileceğimiz hiç gelmezdi aklıma :) Yurt dışında vatandaşımı görmüş gibi oldum yazdıklarını okuyunca. Ya toje lublu tebya :) Spasibo :) Dosvidianya..
Kedicibaşı'cım; :) yorumları ben de çok sevdim :) Anlaşılmaz bir alfabeye Japonca ve Hollanda dilinde yorum :))) Bazı dillere kritik bir kaç sözcük vardır, onları bilince o ülkede az çok görürsün işini :) Mesela ben de İtalyan dilinde mancares demeyi (yemek yemek) biliyorum. E daha ne olsun :)
Banu'm; geldiğimde sana öğretirim okursun :) bunun için yarıyıl tatilini beklememiz gerekiyor. Yarıyıl tatiline girince kurumuz da bitmiş olacak zaten. Kazasız belasız biter umarım..
Öğretmenim; sen -ki eklerini yerli yerinde kullanmayı öğreneme, virgülsüzce yaz dur. Sonra da başka dil öğrenmeye kalkış :) Olacak iş değil. Bayram yapmamalıyım bu durumda :P






Havuz operatör seminerinin uygulamasında dersin bitmesini beklerken bu kediciklerle tanıştım. Nasıl da sosyal ve tatlılardı. Ders bitene kadar yanımdan ayrılmadılar. Yeleğimden içeri soktum, onlar beni, ben onları ısıttık böyle mırıl mırıl. Ders bitip de ortalık kalabalıklaşınca sıkılp gittiler :(

Yorgun, yoğun bir hafta olacak. Sanırım artık haftada bir yazabileceğim :(
İyi bir hafta sizin olsun.
Öpüyorum hepinizi..

3 yorum:

  1. Ben kurs arkadaşlarını kıskanmaya başladım ama:( Buraya fazla vakit ayıramaman canımı sıksa da, senin mutlu olmandan mutlu oluyorum. Çok öpüyorum seni canım.

    YanıtlaSil
  2. oldukça hareketli günler geçiyor anlaşılan :)

    YanıtlaSil

Fikrin varsa bilmek isterim..

Aa BUNLAR DA VARMIŞ :)

Related Posts with Thumbnails