Geçen yaz geldiğinde çevreye ve havanın çıldırtan sıcaklığına henüz ben de çok yabancı olduğumdan fındıkla çok bir şey yapamamıştık ve her iki ziyaretinde de fındığın zamanı kısıtlıydı. Şimdi pek öyle değil. Hem birbirimizi daha yakından tanıdık, hem evime gelme işlemini gerçekleştirmiş olan kişinin rahatlığı benim için çok önemli olduğundan canımız ne isterse onu yapıyoruz. Gece yemek yiyoruz, istediğimiz saate kadar uyuyoruz. Zamanı hoyrat kullanıyoruz, peşimizden koşturan varmış gibi davranmıyoruz; nasılsa fındığımın bir ayağı burada artık. Ve hani kafa sarması durumu var ya; fındıkla kafamız sardı. Çok eğleniyoruz, kediyi severken sevgimizden sevgimizle eziyet edip kediye bizden kaçtığı için bir de bozuluyoruz. Bugün can çekişmekte olan mevsimin son sineğini bir yakalayıp verdim ama yine de yaranamadım hanımefendiye :P
Dün önce Kaya Mezarlarına gittik ardından Aşıklar Tepesi diye bilinen seyir teraslarına. Orada küçük bir büfe var. Çay içip denizi izleyip felekten bir gün çaldık. Kısa yolları bisikletle yapıyoruz ama uzun yol için fındık henüz hazır değil. Ben de yürümeyi unutmuşum :) Yürüdükten sonra benim, bisiklete bindikten sonra fındığın bacaklarından et kopardılar sanki :D Sonra temizliği ve sakinliğini sevdiğimden dolayı Ecesaray Marinayı gezdik. Fotoğraf çektik. Hava kararınca gelip havuç, patates ve nohutlu kereviz yaptık. Çok güzeldi. Nefisti!
Bu sabah babamın ultrason çekimi için hastanedeydik. Eve yorgun ve uykusuz geldim. Yattım sanırım uyudum da çünkü hakikaten bir tatlı huzurla uyandım. Uyanır uyanmaz yemek hazırlıklarına giriştik. Yemek saatlerinde tam da ondan söz ederken Ali abimiz '10 dakika sonra sizdeyim' demek için aradı. Tabii ben onun on dakiklalarını çok iyi (!) bildiğimden hiç ihtimal veremedim on dakika içinde gelebileceğine. Geldi :) Kalabalık, eğlenceli bir akşam yemeğinden sonra evimizin tatlı yaratığı üzerine şöyle bir geyik çevirdik:
Gülen: Ali abi bu kedinin derisinden çanta yapalım.
Ali abi: Patilerinden de dolma.
Gülen: Patilerini jiletle cırtlatıp içine pirinç koyalım, kuyruk sapından da kemer :D
Ali abi: Kulaklarından anahtarlık yapalım.
Gülen: Gözlerini çıkarıp tshirte dikelim :D
Fındık: Sizi tanıdığım güne lanet olsun :D
Ali abi gittikten sonra okey oynadık. Ben sık okey oynayabilen biri değilim. Okeye sabit odaklanma sorunu yaşıyorum. Durağan işlerde kendimi iyi hissetmiyorum, dikkatim bir süre sonra dağılıyor ve ya toparlanmıyor ya da bu toparlanamama hali yenilme anına kadar öylece kalabiliyor. Hakan ve babam, fındıkla da ben eş olduk. Sonucu fındık yazsın çünkü rakamı o yazdı. Ve fakat ben Hakan su içmeye gittiğinde ıstakasının üzerine 'ÖLECEKSİN, YENİL' yazılı bir kağıt bırakmış olabilirim :P
Her şeye gereğinden fazla üzülmemeye karar verdim. Üzüldüğümde hiçbir şeyin değişmeyeceği gibi sadece kendime eziyet ettiğimin farkındayım. Duygularımın ipini kaçırdım ve bu aralar o ipin ucunu yakalamaya çalışıyorum.. Dünyanın yükünü taşıyorum sırtımda; bıraktım bırakacağım ama neredeyse. Dua edelim hep birlikte benim için.
Fındığım da bir yazı hazırlıyor notebookta. Sonra ne yaparız bilmiyorum. Hayat bizim emrimizde, biz hayatın değil. İstediğimiz şeyi yapacağız. Belki çay içeriz bu saatte uyumamak için :)
Utanıyıorum :( Gün içinde 100 metre koşucusu gibi koşturup sonrasında uyuduğumdan Nalan ablamın öğretmenler gününü kutlayamadım. Yarın ilk işim bu olsun. Nalan ablam, canım benim seni ben pek çok severim...
Aaaa o kedinin gövdesi nerede yaa:) < diye soran canım Çınar'ım kedinin tamamı burada :P
Aşıklar Tepesi'nden deniz ve tekne..
FOTOĞRAFLARIMIN, YAZILARIMIN KOPYALANIYOR OLMASI BUNU YAPAN KİŞİLERİ ASALAK YAPAR. BU NOTU BUNDAN SONRAKİ BÜTÜN YAZILARIMIN ALTINA EKLEYECEĞİM! ARTIK FOTOKRİTİK'TE DE BİR HESABIM VAR. KOPYALADIĞINIZ HER FOTOĞRAFIM BENİM İÇİN DEZAVANTAJ YARATIR. BUNU İSTER MİSİNİZ?
Diğer fotoğraflar sonraya..
Peri'm; kıskanma ne olur, sen de gelirsen tam olur :D
Şeker kokum canım benim! Seni seviyorum ben; hem de çok.
Ali abim; siyah oce sürüp kediyi rock tarzı yapalım :D
aa bu kadar değil araya hakan abide girer''butlarından pirzola yaparız''ben ürkek gözlerle sıvışmanın yollarını ararken ali abi''bu gece 4te kaçar garaja gider''gülen bayan''gözlerini oyalım anahtarlık yapalım,ben nere düştüm enemmm..okeyde 18den 3e düştük yetmezmi ama sagkruşe burun alayım,göz alayım kopardınız beni :))))
YanıtlaSilfındık için bir iki güzellikte ben yapayım dedim ama aklıma hiçbirşey gelmedi. siz gereken herşeyi düşünmüşsünüz:))
YanıtlaSilbiz dua edelim etmesine de, iş sizde bitiyor. biraz daha rahat yaşamayı öğrenmelisiniz. ama başlamışsınız zaten koşturmadan yaşamaya, durmayın aynen böyle devam edin... olur...
sevgiler
fotokritik'desin demek :) o zaman yorumlara hazır ol :) HEHEHEHHE
YanıtlaSilHastalıklar inşallah geride kalmıştır.Hepinize geçmişler olsun.Neler etmişsiniz yımırtaya!Tırnaklar kesilmeden bir uçuş yapsaydı tek tek üzerinize...O iki tırnak ne oldu?Hala şansı var mı?:))
YanıtlaSilSevgiler:)