2 Ağustos 2009 Pazar

SAVRUK :(

Vücut ısım normale dönmemekte kararlı görünüyor. Sıcakla başım dertte. Kavuran Ankara sıcağı termalin ısılı suyunu aratıyor. Ev perişan, canım hiçbir şey yapmak istemiyor. Ben de bi'tanecik canım canımın çekmediğini yapmıyorum :D Sorumluluklarım arasında sorumsuzluklarım artıyor ama şikayetçi değiliz. 'nasıl istiyorsam öyle yapmam' konusunda onaylanmamı sonuna kadar destekliyor ve kullanıyorum :D İtiraz edip kendime gelesim yok. Düzensizliğin etkisi altındayım ve bu beni hiç rahatsız etmiyor. Hep birlikte sergüzeşt bir hayat sürüyoruz :) Kolum acıyor ama bu bile eskisi kadar üzmüyor beni. Kolaya alışmak daha kolay geliyor; daha ne zamana kadar yemek yapmayı, silip süpürmeyi canım çekmez bilinmez.. Yorgun hissediyorum, kolum acıyor :(

Bir daha da Avrupa yönüne uçmayan leyleği havada gördüğüm an gözlerimi kapayacağım. İnisiyatifim dışında aniden gelişen olaylar nedeniyle haftaya Andırın'a yaylaya çıkıyoruz; İzmir bir süre için ertelendi :D (hihihihihi) Dün akşam Hakan'ın hiç görmediğim ama sanki bir hafta önce ayrılmışız gibi konuştuğum halası ve kuzeni tarafından Andırın'a davet edildik. Şimdi yayla zamanı. Eğer İzmir'e önce gider yaylayı sonraya bırakırsak İzmir'in sıcağına yaylanın soğuğuna dayanamam; bu nedenle kuzenle bu sabah konuştuğumuzda Hakan'a hiç sormadan 'geliyoruz' dedim :D Aslında İzmir'i sonsuza kadar ertelemek istiyorum :D İzmir marşıyla gidip Mehter marşıyla dönmek var ya, nasıl tırsıyorum :D

Bu sefer vuramadım, bir taşla bir kuş bile vuramadım :( Plan yapmamalı insan. İstemeli ama plan yok!
Aslında kuklacı bayan Özlem'in atölyesine katılmayı çok istiyordum :( Bir daha böyle bir şans yakalar mıyım bilmiyorum :( ama İzmir'de olanlar, yolu İzmir'e düşenler, yolunu İzmir'e düşürecek olanlar bu etkinliği kesinlikle kaçırmasınlar.. Hatta sırf bu atölye için gidilsin İzmir'e. Özlem'in tatili fırsat bilerek yapacağı ilginçliğinden emin olduğum bu etkinlik, Özlem'in akademik kariyerini bitirdikten sonra kendini içinde bulacağı yoğunluktan dolayı belki de bir daha hiç gerçekleşmez çünkü Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde Gemeinschaft isimli filmiyle kısa film ödüllü başarılı gençlerimizden kuklacı bayan Özlem yeni bir film için en az 8 ay başka bir boyutta olacak :)

Muzip Özlem'in döktürdüklerinden ağlayan bebek;
ağlama nedeni burada

Yıllardır birlikte dağ, bayır gezdiğimiz, doğa koşullarına karşı kar kış demeden profesyonel araç ve ekipmanlarla birlikte mücadele ettiğimiz, geceleri dağlarda kampladığımız, jeeple Ankara Çayına battığım ve bu sene 12-13 ağustosa rastlayan meteor yağmurlarını izlemek için Tuz Gölü'nde sabahlayacak olan sevgili Pangea Off Road grubuyla bu etkinliğe de katılamayacağım :(

Her sene bu zamanlar suyu çekilen tuzdan ibaret Tuz Gölü'nde 50km.yi bulan pedal basma etkinliği

Hint fakiri Dolunay;
bu fotoğrafı çok sevdim..

Tuz üzerine kurulan çadırlar..

Haymana ve içi su dolu büyük çukurları özledim. Gelmeden bir önceki gün otelin resepsiyonistinin gömlek, pantolon ve ayakkabılarıyla suya atılmasındaki önderliğimden dolayı pişman değilim :D Çünkü O başlattı; beni su kostümlü de olsam suya ittirilmemeliydi :D
Anında intikam :D

Haymanaspor futbolcularından Nijerya'lı Ali, Kemal ve Dursun :)

Su topunda da çok iyiydiler :)

Ailelerini yaklaşık bir senedir görmeyen Ali, Kemal ve Dursun o kadar bizden olmuşlarki kimse onlarla karşılıklı Kolbastı oynamaya cesaret edemedi :) Aynı nedenledirki arkadaşların halay çekerken ekip başı ve devamı olmalarına itirazsız kalındı :)
Deve güreşi yapalım diye tutturan Amerikan futbolcusu Alper'i 'sakatlanırlarsa Haymana'lılar seni keser' diye vaz geçirmeseydim belki de deve güreşini iyi bir şey sanan bu sevimli şeylerin profesyonel spor hayatları zarar görecekti. Kıssadan hisse; deve güreşi özenilen iyi bir şey gibi gösterilmemeli.

Yarım kısmının çıkmadığı fotoğrafı babam çekti :P
Su balesi ekibinin diğer kişisi sevimli Mert :)

Pilatesi aksatmadım; bir aksilik sonucu bir gün önce pilates yapmamışsam
-ki sadece üç kez oldu-
ertesi sabah gerinme isteğime engel olamadığım için yataktan kalkmam 30 dakikamı alıyor.

Bir sabah iki kadın pilates ve lastikleriyle çok ilgilendiler.
Biri 4 aydır lastiksiz pilates yapmaktaymış diğeri ise başlayıp 'çok zor' deyip bir kaç dakika içinde bırakanlardanmış. Bildiklerimi öğrettim, bilmediklerimi öğrendim; bilgi alış verişi güzel bir şeydir :) Eşleri pilates konusunda onları destekliyor. Dönünce lastik alacaklardı; almış olduklarını umuyorum. Özlem ve Aslı'ya sevgiler..

PİLATES GÜNLÜĞÜ:

SON HALİMDİR..


Sizi seviyorum..
Yarın yazmayacağım. Yazımı yazarken yorumları yorumlayacak enerjim kalmıyor; bu nedenle yarın yorumları yorumlayıp blog blog gezip keyif çatacağım :)

7 yorum:

  1. vaoovvv cok kiskandim cooook fistik gibi olmussun.bollasanlari sakin daraltma ve kesme gelince ben giyerim artik

    YanıtlaSil
  2. yayla daha keyiflidir.iyi olmuş yaylaya gittiğin sevindim.
    birde teyzeden pozitif elektirik almışsın belli şimdi püfür püfür eser yayla .hatta akşamları popon donar.yanınıza kışlık kalın hırkalar alın.sıkı giyinmezseniz çarpar havası.izmirede ekim sonunda gidin o zaman güzel olur izmir.hakikaten o siyah şeyler çok şeker.
    bu kadar siyah olsamıydım mutlu olurmuydum diye düşündüm.Yok 3 ton açığı olmalıyım ben.bunlar zenci. ben melez siyahi olmalıydım.
    ah havanı seveyim.şu plates nelere kadir allahım.
    banada güz ,istek ve acim ver bede yapayım.

    YanıtlaSil
  3. Gülenim, kolunun agrimasina üzüldüm, sende bu gün gez, dolas, oku, dinlen:))
    Seni seviyorum cilgin kadin:))

    YanıtlaSil
  4. ben de kolunun ağrımasına çok üzüldüm canım ya kendine iyi bak son hal harika görünüyor emeğin karşılığı harikasın
    yaylalarda tertemiz hava oh süper ciğerlerinin en ücra köşelerine kadar çek tadını çıkaracağından eminim öpüyorum kendine iyi bak sevgiler :))))

    YanıtlaSil
  5. Gülen...evi boşver zaten iyi hissedince bir çırpıda yapıverirsin..kolunu zorlamaman en doğrusu.. Yayla maceramı buluştuğumuz zaman anlatacağım.. yazmakla olmaz yaşatmam lazım size anlatırken...Sayende Kuklacı Özlem 'le tanıştım ..teşekkürler..
    bayıldım bu kuklaya...Nijerya'lı Ali,Kemal ve Dursun'un bu kadar bizden biri gibi olmaları şaşırtıcı..Tam tipler yalnız..Aaaay o sarıldığın Mert oğluma banziyor be.. yerim ben onu..Hakkatten zayıflıyosun.Ben de seni seviyorum ... uzun yazdım .. niye bir sor bi sor.... yorumlara cevap vercenya... sen de bana uzun uzun yorum yap diye... he he he ...

    YanıtlaSil
  6. Orda bile bırakmamışsın pilatesi tebrik ediyorum seni arkadaşım:)
    Ben de senin sayende başladım biliyorsun, her gün olmasa bile haftada 3-4 sefer yapıyorum. Eşim bile takdir etti azmimi bana pilates topu siparişi vermiş:))

    YanıtlaSil
  7. Gülüm leyleği havada gördün sen herhalde? :)
    Ama İzmir'e gelseydin ne güzel olurdu görüşme şansımız olurdu değilmi ya?
    bu arada plates sana çook yaramış.Ben bronşit nedeniyle 1 aydır gidemiyorum.Şimdi toparladım biraz kendimi bu ay tekrar başlıyorum.
    Özlem'in kursunu çok istiyorum ama Derin'i bırakıp Özdere'ye gitmem çok zor olacak :(
    seni bol bol öpüyorum plates güzeli :)

    YanıtlaSil

Fikrin varsa bilmek isterim..

Aa BUNLAR DA VARMIŞ :)

Related Posts with Thumbnails