Ağlama sahnesi 1:
Uğradığım bir haksızlık sonucu çok yakın bulunan bir komşu kapısı çalınır.Ağlamaya devam edilerek ev sahibinden davet beklemeden onun şaşkın bakışlarına da aldırmadan ben önde komşu peşimde mutfağa geçilir.
Komşu kısa bir sessizlikten sonra cesaret eder ve sorar:Gülen ne oldu?
Gülen:Yok bir şey
K:Nasıl yok bir şey?
G:Ben yok bir şeyken de ağlayabilirim der demez bir kahkaha patlatırım.
Bu arada komşunun oğlu da mutfağa doğru seğirtir.
Şimdi üç kişiyiz.Karşımda, sonradan 'senin gibi ağlayan birini daha görmedik' diyecek olan iki kişi ilgiyle beni izlemekteler.
Ocağa arkam dönüğüm ama ağlamalarımın arasına gayet sakin bir sesle 'kahve taşacak' cümlesini de sıkıştırıveririm.
Derin iç çekiş sonralarını ağlamalarımla sürdürürken birden olaya kızgınlığım kendine gelir ve 'bana bunu nasıl yapar?ben bunu hak ettim mi!' diye devam ederim ağlamaya.
Bir ara durum değerlendirmesi yapan iç sesim dışarıya şunu söyler 'hahaha bende bu şans varken kapıma kanlı baykuş bırakmadığına şükretmem lazım' Kah kahkahalarla kah gözyaşlarımın baraj yıkan coşkulu seller gibi akmasıyla karışık bu ağlama sahnesi devam eder gider.
Bu iki kişi daha sonradan gizlice çektikleri başka bir ağlama kasetini bana izlettirince ben ağlarken insanların neden abondone olmuş biçimde beni izlediklerini anlarım.Benimkisi ne ağlama, ne değil :)
Ağlama sahnesi 2:Randevulu sistem.Bir hastanede randevu alamamışım ve ağlamaya başlıyorum.Kapıdaki görevli bir süre sonra yanıma gelip 'yeter artık.Susarsan seni doktorla görüştürürüm ama ne olur sus artık' derse de nafile.İnadımdan çok doktorla görüşüp yaptırmam gereken sevkin peşindeyim ben.Beklediğim küçük salona elindeki çantadan ilaç mümessili olduğunu anladığım çok şık gençten bir adam gelir ve yanıma yaklaşıp samimi bir dille neden ağladığımı sorar.Tanıdığımı ama hatırlamadığımı düşündüğüm bu gençten adama ağlamaya devam ederek sorunumu anlatırım.Genç adam arada bir 'ağlamadan anlat' der.Ben bitirince de doktorun odasına girer.Biraz sonra odadan gözleriyle birini aradığı her halinden belli doktor çıkar.Açık kalan kapıdan genç adamın sevimli bir yüz mimiğiyle göz kırpışını görüp duruma bir anlam vermemle doktorun ağlayan yüzümle buluşması aynı anda olur.
Doktor:Sen miydin?Neden kapı aralığından bakıvermedin?
Ben:Şu adam yanaştırmadı deyip ağlamadan beklersem beni doktorla görüştüreceğini söyleyen adamı işaret ederim usulca.Doktor sonradan o adama nasibi verecek bir edayla önce odasına sonra da elinde sevk için gerekli olan kağıtlarla bana dönüp bir çırpıda sevk işlemlerimi yapıverir.Artık çok mutluyum.Adamdan korktuğum için biraz ileride ilaç mümessili genç adamın işini bitirip odadan çıkmasını beklerim.Kahramanım çıkar, ağlama şiddetimden eser yok.Teşekkür ederim.İhtiyacım olduğu dahilinde aramam üzerine bir hamili kart yakinimdir kartı alıp ayrılırım kahramanımdan.
Dün çok ağladım.Beklemediğim, istemediğim bir sonucaydı tepkim çünkü ağlamaktan başka yapabilecek hiçbir şeyim yoktu.Bunun uzun süreli olmaması benim elimde, biliyorum.Dün akşam aldığım yorumlar asla yalnız olmadığımı, bu yolda yürürken düştüğüm yerde beni yeniden ayağa kaldıracak büyük bir güce sahip olduğumu anlamamı sağladı.Bugün neşeli uyandım.Büyük olasılıkla ilaç kullanırken vedalaşmam gerekecek olan saçlarımı taradım ama hiç üzülmedim.Gerçekten üzülmedim.Sabah benim için güzel bir gün başladı.Umre yolcusu eski komşularımı aradım.Yarın için planlarken 'aa hadi bugün gel' dedikleri için onlara gittim.Akşam yemeği için erken kalkmak isteyince canım eski komşum Nazife ablam 'bu akşam da kendileri yesinler, otur az daha' dedi.Ben de ablamı dinledim, eve geç geldim.Baktımki anne kuşların ağızlarından gagalayacakları yemleri bekleyen yavru kuşlar gibi beni beklemekte iki adamım :) Besin ihtiyaçları için de bana bağlımlı hale getirdiğim bu adamların beni beklerkenki halleri çok komikti.Çok güldüm :)
Yorumlara tek tek yanıt vermeyi çok seviyorum ben ama bir önceki yazımdaki yorumlara olan cevabımı bir sonraki yazı konusu olarak belirledim.Hepinizi seviyorum :)
Kiz ben sana ne diyeyim, güleyim mi, agliyayim mi bilemedim:) Senin aglamana agladim, iki beklesen adamin halinede güldüm:)) Iyi bu gün bari aglamamissin. Artik bundan sonra aglamak yok. Ayaktayiz, yikilmadik, yikilmiycazda, tamam mi:))
YanıtlaSilBu gün arayamadim, aklim sende kaldi, iyi olduguna sevindim. Yarin iki arada, bir derede muhakkak sesini duymam lazim. Meret olasica MSN, ne yazikki calismiyor:(
Yarin görüsürüz canim, iyi geceler:))
Öptüm
Canım, çok geçmiş olsun. Dertler de bizim için, dermanda... Her şey çok güzel olacak inan. Lütfen hep böyle moralini yüksek tut. Başaracaksın.
YanıtlaSilDiğer yazını da, ötekileri de okudum. Ama hiçbir şey yazamadım. Sadece tüm yüreğimle her şeyin çok çabuk düzelmesini, tedavilerinin kısa sürede seni rahatlatmasını diledim. Diliyorum. Güzel haberlerini bekliyorum tüm sevenlerin gibi...
Yazını okurken gülmekle ağlamak arasında gittim geldim.
YanıtlaSilDeli kız!
Bloğunu ilk açtığında yazdığın bir kargo yazısı vardı ya hep onu hatırladım.
Sahi sen dikiş makinası almıştın ne oldu ona, bir köşeye koydun dimi.
Yazık ne kadar üzülüyordur zavallı.
Bu gün için sevindim canım,
gül gül hep gül sen.
Seni seviyorum
Biz de seni seviyoruzz!!
YanıtlaSilHergün daha umutlu yaz olur mu Ablacım?
Saçların da yeniden uzayacak biliyorsun, bırak tek derdin onların yokluğu olsun..
Herşey güzel olacak, inan lütfen..
Gulencim, bu gun aglamamis olmana cok sevindim, sen cok guzlu bir kadinsin ve ben inaniyorum ki her sey yoluna girecek :)
YanıtlaSilYazınızı okurken ben de şunu düşündüm; hayat ne tuhaf, iyi insanlar genelde ağlıyor,iyi insanlar nedense problemlerle boğuşuyor..anlayamıyorum,sanırım bunu kimse anlayamıyordur. Bütün bunların bitmesini,sağlınıza kavuşmanızı, dostlarınız ve ailenizle bir daha ağlamaları geride bırakıp sadece gülerek mutlu huzurlu yaşamanızı canıgönülden diliyorum. İyileşene kadar dualarım sizinle olacak. Siz mutlu güzel bir hayatı hak ediyorsunuz...
YanıtlaSilay nasıl güzel anlatmmışsın herşeyi,inşallah herşey istediğin gibi olur.
YanıtlaSilgülenciğim saçların gidecekse gitsin hem uzun saç ne kadar yakışıyorsa sıfır numara da o kadar yakışıyor kadınlara..ve sana çok yakışacak..ne toka ne de tarama derdi..senin güzel yüzüne o kadar yakışır ki..ağlamayacağız hem ne konuşmuştuk biz..güçlü olacağız..
YanıtlaSilseni çok seviyorum..
Ben saç dökülmesine takılmadım.Biliyorum; olmadığında, güzel bir makyaj, minik ve şık küpelerle de tamamlıyor güzelliğini insan.
YanıtlaSilBen şeye takıldım; senin ensende de gözün olduğuna..Hani arkan dönükken bile taşacak kahveyi de görmüşsün ya...İşte ona:))
Erkek kuşlar arada kendi başlarının çaresine bakmalılar.Hattâ dişi kuşların beslenmesine de..
Sevgiler canım
Gülen'im,
YanıtlaSilSes ver canım, nerelerdesin?
Seninki gelin olacak kızların hesabı :) hem ağlarım hem gülerim..
YanıtlaSilNe güzel ki ağlarken bile gülecek kadar kalbin temiz ..
Karalar bağlamadan ağlamak gibisi var mı?
Sana 3 gün verniştim..biri gitti kaldı iki...
:))
sevgiler
canım nasıl sevindim daha iyi olmana .dün hep gözüm sendeydi.bu kız ne etti.ne haldedir acaba.canım herşey geçecek.yeter ki moralini yüksek tut.ben hep yanındayım ve çok samimiyi seni görmeye bile gelebilirim.
YanıtlaSilbizim evde de üç yavru kuş var.bayılıyorum onları beslemeye.çok komik bu erkekler ya..
seni seviyorum...
gülenciğim tekrar merhaba..
YanıtlaSilhepimiz birşeyler yaşıyoruz, ama haberli ,ama sessiz, lakin paylaştıkça azalan acılan,
paylaştıkçada çoğalan sevgiler vardır illaki.
ne olursa olsun, ama ne olursa OLSUN ! yürüdüğün yolun çiçeklerle ekili olmasına itina et, her metrede eğilip bir çiçek al eline, ciğerlerine kadar çek.
sonra tekrar yola devam edip daha büyük gül bahçelerine geç. herbirine dokunmaya başladığında her birini kokladığında artık GERİDE- kalan çokkkk eski hatıralar olacak.
İLERİDE ise yepyeni yaşanacak projeler.
BEN BÖYLE AŞTIM. !!!!!!!!
BAŞARACAKSIN.
MUTLAKA !!!